İnsan vücudunun en büyük gizemleri makalemizde bilim insanlarının hala tam olarak açıklayamadığı birçok süreç ve gizemi paylaştık.
İnsan Vücudunun En Büyük Gizemleri
Uzay ve okyanus gibi, insan vücudu hakkında da hâlâ çözülememiş birçok sır var. Onlarca yıllık araştırmalara ve çalışmalara rağmen, bilim insanları insan bedeninin bazı yönlerini açıklamakta güçlük çekiyor. Yüzeyde basit görünebilir, ancak vücut 78 organdan, hücrelerden ve dokulardan oluşan son derece karmaşık bir yapıya sahiptir.
Bu organlar, kemikler ve vücut parçalarının yanı sıra insan vücudu, hâlâ tam olarak anlayamadığımız pek çok tuhaf davranış da sergiler.
- İnsanlar neden esner?
- Apandisitin işlevi nedir?
- Kahkaha bulaşıcı mıdır?
Bu ve benzeri sorular, on yıllardır devam eden araştırmalara rağmen henüz kesin bir yanıt bulamamıştır. Şimdi gelin, insan vücudunun hâlâ sırlarını koruyan gizemlerine daha yakından bakalım.
İlginizi Çekebilir:
- Aralıklı Oruç Sağlıklı ve Dinç Bir Yaşamın Anahtarı
- En İyi Sağlık Belgeselleri – İlham Dolu 7 Belgesel
1. İnsanlar Neden Esner?
Esnemek, hayatımızın doğal bir parçası olmasına rağmen, bilim insanları hâlâ bu davranışın nedenini tam olarak bilmiyor. Yıllar süren araştırmalar esnemenin altında yatan nedeni ortaya çıkarmaya çalışsa da kesin bir açıklama bulunmuş değil. Ancak birkaç teori var.
Araştırmacılar, vücudun beynin aşırı ısınmasını önlemek için esnediğine inanıyorlar.
Çoğu kişi esnemeyi sıkıntıdan ya da yorgunluktan kaynaklandığını düşünür, ancak esneme aslında beynin vücudu uyandırmaya çalıştığı bir refleks olabilir. Başka bir teori ise esnemenin empati ile ilgili olabileceğini öne sürüyor. Bir kişi esnediğinde ya da esneme hakkında konuşulduğunda, başkalarının da esnemesi daha olasıdır. İlişkilerde yakınlık ve empati arttıkça, esneme olasılığı da artar.
2. Kahkaha Neden Bulaşıcıdır?
Bir kişi gülmeye başladığında, genellikle etrafındaki insanlar da gülmeye başlar ve bir zincirleme reaksiyon ortaya çıkar. Kahkahanın gerçekten bulaşıcı olduğu bilinir, ancak bilim insanları bunun nedenini tam olarak açıklayamamıştır.
En yaygın teori, insanların empatik varlıklar olduğu ve sosyal ortamlarda güldükleri için başkalarının da gülme eğiliminde olduğu yönündedir. Ayrıca, kahkaha sırasında insan beyninden endorfin salgılanır ve bu, etrafındaki insanların da endorfin almak istemesine neden olur. Bu yüzden bir kişi gülerken, diğerleri de kendilerini gülerken bulur.
3. Neden Parmak İzlerimiz Var?
Parmak izleri insan vücudunun en gizemli özelliklerinden biridir. Parmaklarımızın uçlarındaki bu küçük kıvrımların işlevi hâlâ net bir şekilde anlaşılamamıştır. Bilim insanları uzun süredir parmak izlerinin daha iyi tutuş sağladığını düşünüyordu, ancak aslında pürüzsüz parmak uçlarının daha iyi kavrama sağladığı keşfedildi.
Bu eşsiz desenlerin bir amacı olup olmadığı hâlâ araştırılmaya devam ediyor, ancak şimdilik parmak izlerimizin neden var olduğunu tam olarak bilmiyoruz.
4. Neden Bir Elimiz Daha Baskındır?
Çoğu insan sağ ya da sol elini baskın olarak kullanır, ancak iki eli de eşit derecede kullanabilenler (ambidekstr) oldukça nadirdir. Çift elini de baskın olarak kullanabilmek, bazılarına göre yaratıcılığı ortaya çıkarabilir ve hafızayı güçlendirebilir. Benjamin Franklin, Kobe Bryant ve Nikola Tesla gibi ünlü isimlerin de her iki elini eşit derecede kullanabildiği bilinir.
Ancak neden çoğu insanın sadece bir elinin baskın olduğunu ve neden az sayıda insanın ambidekstr olduğu hâlâ tam olarak anlaşılamamıştır.
5. Neden Farklı Kan Gruplarımız Var?
Kan grupları, insan vücudunun en büyük gizemlerinden biridir. Kan gruplarının evrimsel kökenleri, hastalıklarla mücadelede önemli bir rol oynar. Bir teoriye göre, kan grupları yaklaşık 20 milyon yıl önce atalarımızla birlikte evrimleşmeye başlamıştır.
Yıllar geçtikçe, insan kanı farklı gruplara ayrılmış ve A, B, AB ve O gibi gruplar hâkim olmuştur. Ancak, insanların neden farklı kan gruplarına sahip olduğu konusu hâlâ tam olarak anlaşılamamıştır.
6. Neden Rüya Görürüz?
Derin bir uykuya dalmak harika bir his, ancak bilim insanları hâlâ neden rüya gördüğümüzü açıklayamıyor. Bilinen tek şey, rüyaların REM uykusu sırasında ortaya çıktığı ve kalp hızını artırdığıdır.
Bazı bilim insanları, rüya görmenin beynin gün içinde yaşanan anıları işlemesi ve hangilerinin saklanacağını seçmesi olduğunu öne sürer. Ancak, bu teoriye karşı çıkan birçok uzman da vardır. Çoğu bilim insanı, rüya görmenin aslında bir amacı olmadığını, bilinçaltının günlük streslerden uzak olduğu bir dönem olduğunu savunur.
7. Apandisit Neden Var?
Apendisit, insanlara asırlardır acı veren bir organ. İnsanların %5-9’u bununls ilgili bir sağlık sorunu yaşar. En kötüsü, patlayan apendisittir ve bu durum ciddi cerrahi müdahale gerektirir. Bu organın insan vücudunda bir işlevi olup olmadığı hâlâ net değildir. İnsan vücudunun en büyük gizemleri arasındadır.
Bir teori, apandisitin vücuttaki iyi bakterileri koruduğunu öne sürerken, Charles Darwin bitki bazlı gıdaları sindirmek için kullanılan bir organ olduğunu savunmuştur. Araştırmalar işlevini anlamaya devam etmektedir.
8. Primatlar Neden Bu Kadar Güçlüdür?
İnsanlar ve primatlar benzer kas yapılarına sahip olmasına rağmen, primatlar insanlardan çok daha güçlüdür. İnsanlar ve şempanzeler aynı kas yapısına sahip olsalar da, bir dövüşte şempanze üstün gelir.
İnsanların sahip olduğu “yavaş kas lifleri” güçlerini sınırlar, ancak bu kaslar dayanıklılık sağlar. Bu sayede, insanlar maraton koşarken primatlar dayanıklılıklarını çabuk kaybeder. Bilim insanları, bu farkın nedenini anlamaya çalışmaya devam ediyor.
9. Vücudumuzda Neden Virüsler Var?
İnsan vücudu, birçok farklı bakteriye ev sahipliği yapar ve kan dolaşımında trilyonlarca virüs bulunur. Bu mikropların çoğu, vücudun iyileşmesine, sindirime ve hastalıklarla savaşmasına yardımcı olur. Ancak, bilim insanları vücuttaki diğer virüslerin işlevini hâlâ anlamakta zorlanıyor.
Bu virüslerin sadece %1’i araştırılmıştır, bu da vücuttaki tüm virüsleri anlamak için daha çok yol kat etmemiz gerektiğini gösterir.
10. Bilinç Nedir?
Yüzyıllardır bilim insanları bilincin ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Her insan bilinç deneyimini yaşar, ancak bilinci beyinde belirli bir bölgeye yerleştirmek mümkün değildir.
Bazı araştırmacılar, bilincin beynin tek bir bölgesinden değil, birden fazla bölgeden geldiğini öne sürer. Beyin o kadar karmaşıktır ki, bilinci anlamak neredeyse imkânsızdır. Ancak bu, bilim insanlarının araştırmalarını sürdürmesini engellememiştir.
İnsan vücudunun en büyük gizemleri hakkında hâlâ cevaplanmayı bekleyen birçok soru var. Bilim, bunları çözmeye çalışsa da bazıları belki de hiçbir zaman tam olarak açıklanamayacak. Ancak, bu gizemler insan vücudunu daha da büyüleyici kılıyor.
