Aşkın beş aşaması blogumuzda ilişkilerdeki kritik evreleri, sağlıklı ve kalıcı bir birliktelik kurmanın anahtarlarını paylaştık.
İlişkinizi yeni bir seviyeye taşımak mı istiyorsunuz? İşte bir erkek ve bir kadın için aşkın ne anlama geldiğini öğreten bazı aşk aşamaları. Hepimiz, 20’li, 30’lu, 40’lı, 50’li yaşlarda veya ötesinde olsak da gerçek, kalıcı bir aşk istiyoruz. Ancak, birçok evlilik sona eriyor ve çoğu insan nedenini bilmiyor. Yanlış partneri seçtiklerine yanlışlıkla inanıyorlar. Yas sürecinden geçtikten sonra, yeniden aramaya başlarlar. Ancak beş aşamalı aşkın üçüncü aşamasının son değil, gerçek, kalıcı bir aşk için gerçek başlangıç olduğunu bilmelisiniz.
Bir İlişkide Aşkın 5 Aşaması
1. Aşama: Aşık Olmak
Aşık olmak, insanları bir eş seçmeye yönlendiren doğanın bir oyunudur, böylece türümüz devam eder. Dopamin, oksitosin, serotonin, testosteron ve östrojen gibi hormonlarla dolup taştığımız için harika hissederiz. Şüphesiz aşık olmak aşkın beş aşaması içerisinde en harika hissettiren aşamadır. çünkü tüm umutlarımızı ve hayallerimizi sevgilimize yansıtırız. Onların arzularımızı yerine getireceğini, çocukken almadığımız tüm şeyleri vereceğini ve önceki ilişkilerimizin yerine getiremediği tüm vaatleri yerine getireceğini hayal ederiz. Sonsuza kadar aşık kalacağımızdan eminiz. Ve “aşk hormonları” ile sarhoş olduğumuz için bunların hiçbirinin farkında değiliz.
Aşık olduğumuzda, George Bernard Shaw gibi, “İki kişi en şiddetli, en çılgın, en aldatıcı ve en geçici tutkuların etkisi altındayken, ölene kadar bu heyecanlı, anormal ve yorucu durumda kalacaklarına yemin etmeleri gerekir” diyen kötü niyetli insanları görmezden geliriz.
2. Aşama: Çift Olmak
Bu aşamada, aşkımız derinleşir ve bir çift olarak bir araya geliriz. Bu, çocuk sahibi olduğumuz ve onları yetiştirdiğimiz bir zamandır. Çocuk yetiştirme aşamasını geçtiysek, bu, çift bağımızın derinleştiği ve geliştiği bir zamandır. Bu, birliktelik ve neşe zamanıdır. Diğer kişinin nelerden hoşlandığını öğreniriz ve bireysel hayatlarımızı “biz” hayatını geliştirmeye başlarız. Bu aşamada, daha az “delicesine aşık olma” duygusu yaşarız. Partnerimizle daha bağlı hissederiz. Sıcak ve rahat hissederiz. Seks belki de eskisi kadar vahşi olmayabilir, ancak derinlemesine tatmin edicidir. Kendimizi güvende, bakılmış, değer verilmiş ve takdir edilmiş hissederiz. Kendimizi yakın ve korunaklı hissederiz. Çoğu zaman bu aşamanın aşkın nihai seviyesi olduğunu düşünürüz ve sonsuza kadar süreceğini umarız. Üçüncü aşamanın tersine dönmesiyle genellikle hazırlıksız yakalanırız.
İlginizi çekebilir:
3. Aşama: Hayal Kırıklığı
Aşkın beş aşaması içerisinde en kritik aşama budur. Aşkı ve evliliği anlamada üçüncü aşama hakkında kimse bize bilgi vermedi. Bu, her şeyin kötüye gitmeye başladığı bir dönemdir. Yavaşça olabilir veya her şeyin yanlış gittiği bir anahtar çevrilmiş gibi hissedilebilir. Küçük şeyler bizi rahatsız etmeye başlar. Daha az sevildiğimizi ve bakıldığımızı hissederiz. Kendimizi kapana kısılmış hissederiz ve kaçmak isteriz. Daha huysuz ve kızgın, ya da incinmiş ve içine kapanık hale geliriz. İşe ya da aileye daha fazla yoğunlaşırız, ancak memnuniyetsizlikler birikir. Bir zamanlar sevdiğimiz kişinin nereye gittiğini merak ederiz. Bir zamanlar sahip olduğumuz aşkı özleriz, ama nereye gittiğini veya nasıl geri getireceğimizi bilmeyiz. Diğer partnerlerden biri ayrılmak isteyebilir ya da bazen insanlar “birlikte var olmaya” devam ederler, ancak gerçekten samimi hissetmezler.
Bu, beden, zihin ve ruh olarak sık sık hasta olduğumuz bir zamandır. Bazen çok zor olabilir ve ilişkiyi bırakmayı düşündüğünüz zamanlar olabilir. Ancak pes etmeden, devam etmek gereken basamaktır. bu. Eski bir atasözü vardır, “Cehennemden geçiyorsan, durma.” Bu, bu yaşam aşamasında doğru gibi görünüyor. Üçüncü aşamanın olumlu tarafı, birçok yanılsamayı kendimiz ve partnerimiz hakkında yakmamızdır. Kendimiz ve partnerimiz hakkında daha sevgi dolu olma ve gerçekten sevdiğimiz kişiyi takdir etme fırsatına sahibiz, “ideal eş” olarak yerleştirdiğimiz projeksiyonları değil.. Aşkın sonraki aşamalarının tadını çıkarmak için üçüncü aşamanın zorluklarını aşmayı öğrenmek önemlidir.
4. Aşama: Gerçek, Kalıcı Aşkı Yaratmak
Üçüncü aşamadaki mutsuzlukla yüzleşmenin armağanlarından biri, acının ve çatışmanın temel nedenlerine inebilmemizdir. Hepimizin yaraları var ve eğer gerçek ve sevgi dolu bir ilişkiye sahip olacaksak, bu yaraların iyileşmesi gerekir.
Sizi kim olduğunuz için gören ve seven bir partnerle birlikte olmaktan daha tatmin edici bir şey yoktur. Onlar, incitici davranışlarınızın, kötü ve sevgisiz olduğunuz için değil, geçmişte yaralandığınız ve geçmişin hala sizinle olduğu için olduğunu anlarlar. Partnerimizi daha iyi anladıkça ve kabul ettikçe, kendimizi daha derinlemesine sevmeyi öğrenebiliriz.
5. Aşama: İkili Gücü Kullanarak Dünyayı Değiştirmek
Kimse bize dünyanın pek iyi durumda olmadığını hatırlatmak zorunda değil. Sürekli savaşlar ve çatışmalar var. Irksal şiddet her yerde gibi görünüyor. İnsanların hayatta kalıp kalamayacağını merak ediyoruz. “Birbirini seven iki kişi arasında bile barış bulamazsak, tüm insanlar için çalışabilecek bir dünya yaratma şansımız ne?” Ama şimdi, bu sorunun ters yüzüne bakalım. İlişkilerimizdeki farklılıklarımızın üstesinden gelebilir ve gerçek, kalıcı aşkı bulabilirsek, belki de dünyada gerçek, kalıcı aşkı bulmak için birlikte çalışabiliriz.
Sıkça Sorulan Sorular
Aşkın 4 aşaması nedir?
İlk aşama aşık olmaktır, ikinci aşama çift olmaktır, üçüncü aşama aşk ve evlilik hakkında bir anlayışa sahip olmaktır ve dördüncü aşama uzun ömürlü bir bağ oluşturmaktır.
Bir ilişkinin balayı aşaması nedir?
Balayı aşaması, bir çiftin ilişkisinin erken aşamalarında her şeyin kaygısız ve hoş göründüğü zamandır.
Çoğu ilişki hangi noktada sona erer?
Uzmanlara göre, erken aşama ilişkiler özellikle kırılgandır, çiftlerin ayrılma olasılığının en yüksek olduğu dönem yaklaşık iki yıllık süredir.
