Aldatanlar tahmin edilebilir insanlardır; çünkü çoğu zaman benzer davranış kalıplarını tekrarlarlar ve yakalandıktan sonra verdikleri tepkiler neredeyse birbirinin aynısıdır.
Eğer şu anda partnerinizin sizi aldatıp aldatmadığını anlamaya çalışıyorsanız, bu canınızı yakabilir, biliyoruz.
Ama şunu söylemeliyiz. Aldatanlar her seferinde aynı oyunu oynarlar.
Sanki hepsi aynı “Nasıl Berbat Bir İnsan Olunur” atölyesine gitmiş ve ayrıntılı notlar almış gibi.
Suçluluk duygusu insanları garip davranmaya iter.
Ve bu suçluluk duygusunu, yakalanma korkusuyla birleştirdiğinizde, bazı çok belirgin davranışlar ortaya çıkar. Ve bunlar açık açık ipucu niteliğindedir.
Eğer partnerinizin sizi aldatıp aldatmadığını merak ediyorsanız ya da aldatıldığınızı öğrendikten sonra ne olduğunu anlamaya çalışıyorsanız, işte insanların güveni ihlal ettikten hemen sonra yaptıkları şeyler:
Aldatanlar Tahmin Edilebilir İnsanlardır – Aldattıktan Sonra Hemen Yaptığı 8 Şey
Aldatanlar Tahmin Edilebilir İnsanlardır – Aldattıktan Sonra Hemen Yaptığı 8 Şey
1. Takıntılı Şekilde Duş Alırlar ve Temizlik Alışkanlıklarını Tamamen Değiştirirler
Bu muhtemelen en bariz olanı ve eminiz bunu filmlerde sıkça görmüşsünüzdür.
Aldatan kişiler eve gelir gelmez doğruca duşa girerler. Sanki işledikleri günahın izlerini yıkamak ister gibi.
Sadece bedenlerini temizlemiyorlar; vicdanlarını da temizlemeye çalışıyorlar.
Ama işler öyle yürümüyor.
İstediğiniz kadar ovalayın, suçluluk sabunla ve suyla çıkmaz.
Bazı aldatanlar, daha önce günde bir kez duş alırken birdenbire günde iki kez duş almaya başlar.
Veya duş süreleri uzar; sanki utançlarını buharla uzaklaştırmak ister gibi.
Farklı sabunlar kullanmaya başlarlar, parfümlerini ya da kolonya markalarını değiştirirler veya aniden ağız hijyenine saplantılı hale gelirler.
Günde birkaç kez diş fırçalayabilir, düzenli olarak ağız gargarası kullanabilir veya her yere nefes ferahlatıcı şekerlerle gidebilirler.
Bunların hepsi, bir şekilde ihaneti üzerlerinden koklayarak anlayacağınızdan korktukları içindir.
Bazıları bir adım ileri gidip, bir gecede tüm kişisel bakım rutinini değiştirir: yeni deodorant, yeni şampuan, yeni parfüm… her şey. Tipik aldatma psikolojisi.
Aldatanlar Tahmin Edilebilir İnsanlardır – Aldattıktan Sonra Hemen Yaptığı 8 Şey
2. Gerçek Dışı ve Yapmacık Gelen Bir Şekilde Aşırı Sevgi Gösterisinde Bulunurlar
Hepimiz partnerimizin sevgi dolu olmasını isteriz, ama eğer bu davranış yaptıkları bir yanlıştan kaynaklanıyorsa, işte o sevgiyi istemeyiz.
Suçluluk duygusu, insanları en bariz şekilde telafi etmeye iter.
Bir anda, aylardır size dokunmamış partneriniz üstünüze düşmeye başlar.
Durduk yere size çiçek getirir, yıllardır yemek yapmamışken akşam yemeği pişirir, normalden daha sık seks başlatır ve sürekli sizi sevdiğini söyler.
Hayır, bir anda ne kadar harika biri olduğunuzu hatırladıkları için değil; kendi zihinlerinde teraziyi dengelemeye çalıştıkları içindir bu.
Sanıyorlar ki size ekstra iyi davranırlarsa, az önce yaptıkları şeyi bir şekilde telafi edebilirler.
Bu, duygusal olarak anlamsız bir matematik; sonuçları tutmaz.
Yapay sevgi, gerçek sevgiden tamamen farklı hissedilir ve bu yüzden yakalanırlar.
Çünkü suçlulukla yapılan sevgi gösterileri fazla istekli, çaresiz ve hesaplıdır.
Gerçek sevgi, samimi duygulardan doğal olarak akar.
Suçluluk temelli sevgi ise, hem sizi hem kendilerini hala iyi bir insan olduklarına ikna etmeye çalıştıkları bir sahne performansı gibidir.
Arkasındaki o çaresizliği siz bile hissedersiniz.
Aldatanlar Tahmin Edilebilir İnsanlardır – Aldattıktan Sonra Hemen Yaptığı 8 Şey
3. Aldatma Davranışlarını Size Yansıtırlar ve Aniden Paranoyaklaşırlar
Yasak bir şey yapan insanların, herkesin aynı şeyi yaptığına inanma eğiliminde olduğunu fark ettiniz mi?
İşte bu yüzden aldatmış biri, bir anda sizi aldatmakla suçlamaya başlar veya attığınız her adımı şüpheyle izler.
Arkadaşlıklarınıza takıntılı hale gelirler, neden güzel giyindiğinizi sorgularlar, neden geç saate kadar çalıştığınızı merak ederler, kiminle mesajlaştığınızı sorguya çekerler…
Bu, psikolojik yansıtmanın bir türüdür ve inanılmaz sinir bozucudur.
Çünkü sizin güveninizi ne kadar kolay ihlal ettiklerini bildikleri için, sizin de aynı şekilde davrandığınızı varsayarlar.
Eğer onlar bu kadar inandırıcı yalan söyleyebildiyse, gizlice işler çevirebildiyse, sizin de bunu yapabileceğinize inanırlar.
Veya dikkatleri kendi davranışlarından uzaklaştırmak için sizi savunma pozisyonuna sokmaya çalışırlar.
Bu, manipülasyonun en saf halidir ve aldatma psikolojisi konusunda uyarıdır.
Buna da bakın:
Aldatanlar Tahmin Edilebilir İnsanlardır – Aldattıktan Sonra Hemen Yaptığı 8 Şey
4. Programınıza ve Nerede Olduğunuza Karşı Aşırı Dikkatli ve Takıntılı Hâle Gelirler
“Bir adamın başarısının sırrı günlük rutinindedir” derler.
Ama bir aldatanın hayatta kalma sırrı, sizin rutininizi bilmekten geçer.
Aldatan kişiler, sizin nerede olduğunuzu her an bilmeye karşı neredeyse takıntılı bir ihtiyaç geliştirirler ve bu ani ilgi, güvenliğiniz ya da gününüzle gerçekten ilgilendikleri anlamına gelmez.
Şöyle sorular duymaya başlarsınız:
- “Saat kaçta evde olacaksın?”
- “Bu akşam geç mi çalışacaksın?”
- “Hafta sonu planların ne?”
- “Kiminle öğle yemeği yiyeceksin?”
- “Toplantın kaçta bitiyor?”
- “İşten sonra doğrudan eve mi geleceksin?”
Yen yen yen…
Sizin programınızı bilmek istemelerinin iki çok hesaplı nedeni vardır:
- Aldattıkları kişiyle ne zaman güvenli şekilde iletişim kurabileceklerini anlamak için,
- Ve kendi yalanlarının içinde bir şekilde yakalanacağınızdan korktukları için.
Üstelik bu soruları bir kez sorup kenara koymazlar.
Sürekli teyit ederler.
- “Altıda evde olacaksın demiştin, değil mi?”
- “Yoga dersin kesin sekize kadar sürüyor?”
- “Başka bir yere uğramayacaksın, emin misin?”
Çünkü suçluluk duyan insanlar, yakalanmaktan sürekli korktukları için her şeyi helikopter ebeveyni gibi kontrol etmeye başlarlar.
Hatta kendi programlarını da durduk yere çok detaylı şekilde anlatmaya başlarlar:
“Ofiste yaklaşık 6:15’e kadar olacağım, sonra Beşinci Cadde’deki markete uğrayacağım. Hani şu benzin istasyonunun yanındaki. Orada yaklaşık yirmi dakika kalırım, sonra doğrudan eve gelirim. Yani en geç 7:30’da evde olurum.”
Bu tür aşırı açıklamalar büyük bir kırmızı alarmdır çünkü suçsuz insanlar her hareketlerini bu kadar açıklama ihtiyacı duymazlar.
Aldatanlar Tahmin Edilebilir İnsanlardır – Aldattıktan Sonra Hemen Yaptığı 8 Şey
5. Araya Mesafe Koymak ve Davranışlarını Haklı Göstermek İçin Rastgele Kavgalar Başlatırlar
Bu boğucu suçluluk duygusundan kaçmanın başka bir yolu ne olabilir ki? Tabii ki sizi kötü karaktere dönüştürmek.
Bu davranış acımasızdır çünkü tamamen hesaplı ve manipülatiftir.
Bazı aldatanlar eve gelir gelmez, konu dışı şeyler hakkında bilinçli olarak sizinle kavga etmeye başlarlar.
Bulaşıklar, market harcamalarınız, işiniz, arkadaşlarınız, hobileriniz… Her şey tartışma malzemesine dönüşür.
Bu kavgaları, sizi aldatmanın getirdiği suçluluk duygusunu hafifletmek için yaratırlar.
Bu, suçu üzerinizden atıp kendi suçluluklarını azaltmaya yönelik psikolojik bir taktiktir.
Bu yapay kavgaların altında yatan daha derin bir sebep de şudur: Bu kadar büyük bir sırrı taşırken yakınlık yerine mesafe daha güvenli hissettirir.
Partnerlerinin bunu hak etmediğini bildiklerinden, yakınlık onlara yaptıkları şeyi hatırlatır.
Bu yüzden, duygusal ve fiziksel mesafeyi haklı çıkarmak için kavgalar yaratırlar.
Kavga onlara soğuk davranma, içine kapanma, ayrı yatma, derin samimiyete ve kırılganlığa yol açabilecek konuşmalardan kaçınma izni verir.
Sonuçta, birbirinize kızgınken göz teması kurmaktan kaçınmak daha kolaydır.
Ve birbirinize alan tanırken geç saatlere kadar dışarıda kalmak da öyle
Aldatanlar Tahmin Edilebilir İnsanlardır – Aldattıktan Sonra Hemen Yaptığı 8 Şey
6. Telefonlarına ve Elektronik Cihazlarına Karşı Yoğun Bir Paranoya Geliştirirler
Şu an 2025 yılındayız.
Birinin hayatını öğrenmek istiyorsanız, telefonuna bakmanız yeterlidir.
Tüm hayatımız cihazlarımızda saklı: konuşmalar, fotoğraflar, konumlar, arama geçmişi, sosyal medya etkinlikleri, flört uygulamaları ve gizli yazışmalar.
Her şey.
İşte tam da bu nedenle, aldatanlar bir gecede cihazlarına karşı inanılmaz bir paranoya geliştirmeye başlar.
Bir anda telefonları ellerine yapışmış gibi olur, adeta cerrahi bir şekilde bedenlerine sabitlenmiştir.
Tuvalete bile onunla giderler, yastıklarının altına koyarak uyurlar, yanınızdayken ekranı aşağıya çevirirler ve siz üç adım yaklaşsanız neredeyse panik atak geçirirler.
Yıllardır bildiğiniz şifreyi rastgele bir şifreyle değiştirirler.
Kim arıyor ya da mesaj atıyor sorusuna karşı gizemli bir tavır geliştirirler, bildirim sesi geldiğinde fiziksel olarak irkilirler.
Ama bu sadece telefonlarla sınırlı değildir.
Laptoplarına, tabletlerine, akıllı saatlerine, arabalarının Bluetooth bağlantısına, oyun konsollarına, hatta yayın platformu hesaplarına bile koruma kalkanı çekerler.
Sırlarını açığa çıkarabilecek her cihaz bir anda altın deposu gibi korunur.
Daha önce hiç umursamadıkları tarayıcı geçmişlerini bir anda titizlikle silmeye başlarlar.
Arama kayıtlarını her gün temizlerler.
Masum Google aramalarını bile gizli modda yaparlar.
Tüm sosyal medya hesaplarından çıkış yapmaya başlarlar, sürekli açık bırakmak yerine.
Okundu bilgilerini kapatırlar, konum paylaşımını iptal ederler, etkinliklerini gösterecek her özelliği devre dışı bırakırlar.
Hatta bazıları daha da ileri gidip ek telefon alır veya mesajları gizlemek için özel olarak geliştirilmiş uygulamalar kullanır… Hesap makinesi gibi görünen ama aslında gizli mesajlaşma uygulamaları gibi.
Dışarı çıkarken ana telefonlarını evde bırakıp “teknolojiden uzaklaşmak istiyorum” derler; bu arada gizli cihazla iletişim kuruyorlardır.
Her şey fazlasıyla karmaşıklaşır.
Aldatanlar Tahmin Edilebilir İnsanlardır – Aldattıktan Sonra Hemen Yaptığı 8 Şey
7. Başkalarının İlişkilerini ve Aldatma Hikayelerini Takıntılı Şekilde Konuşmaya Başlarlar
Bir anda başka çiftlerin ilişkilerine karşı büyük bir ilgi geliştirmeye başlarlar — ve bunu abartmıyoruz, ÇOK büyük bir ilgi.
“Cem’in Elif’i aldattığını duydun mu? Onu affettiğine inanamıyorum.”
“Ben aldatmayı asla affedemem. Sen affeder miydin?”
“Bazı insanlar duygusal ilişkilerin gerçek aldatma olmadığını düşünüyor. Sen ne düşünüyorsun?”
“Aldatmayı aşan çiftler hakkında bir makale okudum. İnsanların bunu atlatabilmesi ilginç.”
“İş arkadaşımın karısı onun ilişkisi olduğunu öğrenmiş ama yine de onunla kalmış. İnsanlar bunu nasıl yapabiliyor, anlamıyorum.”
Bunları sadece sohbet etmek için ya da ilişki psikolojisine aniden ilgi duydukları için söylemiyorlar.
Bu bir araştırma.
Sizin hoşgörü seviyelerinizi, sınırlarınızı, ihanet tanımınızı ve en önemlisi affetme kapasitenizi ölçen bir pazar araştırması.
Aldatmayla ilgili ne hissettiğinizi tam olarak öğrenmek istiyorlar; neleri affedilebilir buluyorsunuz, neleri asla affedemezsiniz, hangi durumlarda aldatma “anlaşılır” olabilir?
Gerçek ortaya çıkarsa nasıl tepki vereceğinizi ölçmeye çalışıyorlar.
Eşyalarını toplayıp hemen gider misiniz?
Yoksa bununla yüzleşmeye, üzerine konuşmaya istekli biri misiniz?
Duygusal ilişkiyle fiziksel ilişki arasında fark görüyor musunuz?
Tek gecelik bir ilişkiyi, süregelen bir ilişkiden daha az ciddi mi bulursunuz?
Onlar için hiç de “varsayımsal” olmayan bu senaryolara verdiğiniz tüm cevapları bir veri tabanına kaydediyor gibiler.
Buna da bakın:
Aldatanlar Tahmin Edilebilir İnsanlardır – Aldattıktan Sonra Hemen Yaptığı 8 Şey
8. Büyük Suçları İtiraf Etmemek İçin Küçük Hataları Kabul Ederler
Bu, aldatanların sergilediği en psikolojik açıdan çarpık davranışlardan biridir ve hesaplılığı açısından tam anlamıyla şeytanice bir taktiktir.
Asıl gerçekleştirdikleri büyük ölçekli ihaneti itiraf etmekten kaçınmak için, stratejik olarak küçük yanlışlarını kabul ederler.
“Sana bir şey söylemem gerekiyor ve bu konuda kendimi çok kötü hissediyorum. Geçen hafta eski sevgilimle bir kahve içtim. Bahsetmeliydim ama seni endişelendirmek istemedim. Söylemediğim için üzgünüm.”
Oysa gerçek şu ki, sadece kahve içmediler.
Kahve içtiler, eski sevgilinin evine gittiler, birlikte üç saat yatakta vakit geçirdiler ve ertesi hafta tekrar buluşmak için plan yaptılar.
Ama teknik olarak doğru olan bu “kahve itirafıyla”, psikolojik açıdan son derece ustaca birkaç manipülatif amaç birden gerçekleştirirler.
İlk olarak, tamamen dürüst olmasalar da kendilerini “dürüst davranmış” gibi hissetme fırsatı bulurlar.
Beyinleri bu durumu “gerçekleri söylemek” olarak kaydeder ve bu da suçluluk duygularını bir miktar azaltmalarına yardımcı olur.
Bu, ilacın sadece yarısını alıp tüm hastalığı tedavi ettiğine kendini inandırmak gibidir.
İkinci olarak, bu küçük itiraf sayesinde sizin tepkilerinizi kontrollü bir ortamda test edebilirler.
Kahve yüzünden ne kadar üzülüyorsunuz?
Ne kadar sorguluyorsunuz?
Ne kadar şüpheleniyorsunuz?
Bu, size büyük bir ihaneti açıklamak zorunda kalmadan, sizin ihanete nasıl tepki vereceğiniz hakkında değerli bilgiler edinmelerini sağlar.
Üçüncü olarak, bu şekilde bilgiyi gönüllü olarak paylaştıkları bir anlatı yaratırlar — yani kendi istekleriyle açık davranıyorlarmış gibi görünürler.
Bu da onları güvenilir ve açık sözlü biri olarak gösterir; böylece sizin hikayenin gerisinde daha fazlası olduğunu düşünme ihtimaliniz azalır.
Eğer bu satırları okuyorsanız ve partnerinizde bu davranışların birkaçını fark ettiyseniz, içgüdülerinize güvenin.
Bu davranışlardan biri ya da ikisi başka sebeplerle açıklanabilir; ama birden fazlasının aynı anda ortaya çıkması nadiren tesadüftür.
- Aldatan birini yüzleştirmek, strateji ve hazırlık gerektirir çünkü suçluluk duyan insanlar genellikle savunmacı, manipülatif olur ve sizi hayal kurmakla veya paranoyak olmakla suçlayarak gaslighting yapabilirler.
- Gözlemlediğiniz davranış değişimlerini tarihleri ve somut örnekleriyle birlikte not alın.
- Ne kadar mantıklı açıklamalar sunsalar da, kendi iç sesinize onların sözlerinden daha çok güvenin.
- Şüphelerinizin doğru olabileceği ihtimaline karşı kendinizi duygusal olarak hazırlayın.
- Bu durumu yüzleşmeden önce bir terapistten, güvendiğiniz arkadaşlardan ya da aile üyelerinden destek almayı düşünün.
Aldatanlar tahmin edilebilir insanlardır; çünkü aldatma psikolojisi altındaki suçluluk duygusu, savunma mekanizmaları ve yüzleşme korkusu onları belirli tepkilere zorlar. Bu yazıda yer verdiğimiz 8 davranış, bir kişinin sadakatsizlik sonrası içine girdiği psikolojik durumları anlamanızı kolaylaştırabilir. Unutmayın, davranışlar kelimelerden daha çok şey söyler. Gözlem yapın, içgüdülerinize güvenin ve sağlıklı sınırlar koymaktan çekinmeyin.
Ve unutmayın: Onlar ne yapmış olursa olsun, siz bir ilişkide dürüstlüğü, şeffaflığı, saygıyı ve sadakati hak ediyorsunuz.
Sizi seviyor gibi yapan biriyle yaşamak zorunda değilsiniz. Siz daha iyisini hak ediyorsunuz.
